Yuzuki ve Haig: Gizem, Yemek ve Aile Sırları
Sen heye.com.tr" rel="nofollow external" target="_blank" class="entity-link" data-entity-type="Organization">HeyePress'in Haftalık Kitaplık köşesi, okurları bu hafta Japonya'nın karanlık mutfak sırlarından İngiliz banliyölerinin ironik gölgelerine uzanan iki çarpıcı eserle buluşturuyor. Asako Yuzuki'nin İthaki Yayınları'ndan çıkan *Tereyağı* romanı, gerçek hayattaki 'Konkatsu Katili' davasından esinlenerek, modern Japonya'da kadın düşmanlığı, takıntı ve yemeğin yıkıcı cazibesi temalarını inceliyor. Roman, yalnız işadamlarını ev yemekleriyle baştan çıkarıp öldürdüğü iddia edilen gurme aşçı Manako Kacii ile, haber merkezindeki tek kadın olan gazeteci Rika Maçida arasındaki sıra dışı mektuplaşmaya odaklanıyor.
Seri cinayet suçlamasıyla hüküm giyen Kacii, basına konuşmayı reddederken, Maçida'nın ona dana yahnisinin tarifini sormak için yazdığı mektup, bu soğuk duvarı yıkıyor. Gazeteci Rika, her akşam geç saatlere kadar çalışan ve genellikle ramen dışında yemek pişirmeyen biridir. Kacii ile Maçida arasındaki görüşmeler, kısa sürede bir gazetecilik araştırmasından çok, Maçida'nın kendi kimliği ve bedeniyle ilişkisini sorguladığı bir mutfak eğitimine dönüşüyor. Yuzuki, bu gastronomik alışveriş üzerinden, Rika'nın yediği her yemekle bedeninde yeni bir uyanışın gerçekleştiğini, Kacii ile beklenmedik ortak noktalar keşfettiğini göstererek, kadınların toplumsal beklentiler ve kişisel arzular arasındaki sıkışmışlığını keskin bir dille eleştiriyor. Eser, özellikle Japonya'da büyük ses getirerek, gastronomi ve suç edebiyatının sınırlarını zorluyor.
Diğer tarafta, Matt Haig'in Domingo Yayınevi etiketiyle yayımlanan *Radley Ailesi* yer alıyor. Peter, Helen ve ergen çocukları Rowan ile Clara'dan oluşan Radley Ailesi, sakin İngiliz banliyö yaşamının tipik bir örneği gibi görünse de, yıllardır süren uykusuzluk, salata yerken boğulacak gibi olma ve 60 faktörlü güneş kremi kullanma gibi tuhaflıklarla gizledikleri büyük bir sırra sahipler: Kendilerini inkâr etme becerileri. Ailenin hayatı, Clara'nın bir partiden dönerken saldırıya uğramasıyla altüst olur ve bu olay, hem Clara'nın hem de Rowan'ın yıllardır uyuyamamalarının ardındaki gerçeği nihayet keşfetmesini sağlar. Ailenin başına bela açmaktan sorumlu Will Amca'nın çıkagelmesiyle sırlar su yüzüne çıkarken, Haig, okuyucuya 'Kendini inkârdan kurtulmak seni gerçekten özgürleştirir mi yoksa karakola mı götürür?' sorusunu yöneltiyor. Roman, kara mizahı kullanarak, modern aile yapılarındaki baskıyı, sırların yükünü ve banliyö hayatının sahte huzurunu ustalıkla işliyor.
Kaynak: Rotka | Yapay Zeka: Gemini
Yasal Uyarı: HeyePress'te yer alan haber metinleri, herhangi bir insan müdahalesi olmaksızın, yapay zeka tarafından otomatik olarak oluşturulmakta ve düzenlenmektedir. Bu nedenle, sunulan bilgilerin doğruluğu, güncelliği veya tamlığı garanti edilmemektedir. Yapay zeka tarafından üretilen içeriklerde oluşabilecek olası hatalar, yanlış yorumlamalar veya hukuka aykırı ifadelerden HeyePress sorumlu tutulamaz.